Ana içeriğe atla

Yapay Zeka Kapışması V2 - Copilot vs Gemini vs ChatGPT

 Ben ilk defa bu kapışmayı yapalı 2,5 ay geçti, ve bu sırada düşündüğümden çok daha fazla gelişme gördük. Ben de dedim ki, madem geliştiler bir daha kapıştıralım geleceğin asistanlarını. Bu sefer biraz puanlama tarafına da gireceğiz, ve sonda kategorileşmiş ve toplu halde kimin daha iyi olduğuna her yönden karar vereceğiz.

Eski yazım için Geleceğin Asistanları, Fakat Hangisi En İyisi? (ChatGPT vs Microsoft Copilot vs Google Bard) (alphardal.blogspot.com) linkine tıklayabilirsiniz.

Ama önce şuradan başlayalım, 2,5 ayda ne değişti? Copilot'un tasarımı elden geçirildi, GPTs denilen özellik hem ChatGPT hem de Copilot'a geldi, Copilot'a eklentiler dahil oldu, ChatGPT ile sesli konuşma özelliği geldi, Bard direkt olarak kimlik değiştirdi, modeli güncellendi ve tasarımı yine değiştirildi, yeni adı Gemini olan Bard'ın mobil uygulaması çıktı vs vs. Evet, bunların hepsi son 2.5 ayda oldu, ciddi manada sert bir kapışma var ortada ve tüm modeller birbirlerine ayak uydurma çabasında.

Bu sefer bir değişiklik yapacağım ve modelleri ayrı ayrı inceleyeceğim, önceki yazımda kategori bazlı ilerlemiştik ama bu biraz dağınık bir görüntü ortaya çıkarmıştı, belki bu durumu bu şekilde çözebiliriz.

Microsoft Copilot

Geçen yazının kralıyla başlayalım, Copilot şu an için ÜCRETSİZ versiyonlarını ele alırsak en güçlü rakip olmayı sürdürüyor, ama artık rakipleri de ona yaklaştı hatta bazı konularda öne geçenler bile var. Tasarım bir kere elden geçirildi, artık konuşma balonları ve arka planda yaptığı komutları belirtme gibi durumlar ortadan kalktı, sadece sizin sorunuz ve yapay zekanın cevabı ekranda gözükmekte. Bu da ekranda oluşması muhtemel karmaşıklıkları yok ederek daha sade ve kullanışlı bir görüntü ortaya koyuyor.


Yukarıda görebileceğiniz gibi öneri kısmı da daha stilistik ve görsel bir hava ile sizlere sunuluyor, sağ tarafta son yazışmaların üzerinde ise yeni gelen GPTs özelliği bulunmakta. 5 çeşit yapay zeka ile isteğinize bağlı yazışmalara girebiliyorsunuz. Biri normal Copilot, diğeri Designer tasarım ve resim çizdirmek için, biri Vacation Planner tatil planı oluşturmak ve rehberlik için, biri Cooking Assistant bu da tarif ve yemek ile ilgili sorularınız için, sonuncusu da Fitness Tracker spor ve fitness ile alakalı soru ve bilgiler için kullanabileceğiniz kişiselleştirilmiş yapay zekalar. Ücretli sürümde kendi GPTs versiyonunuzu yaratabiliyorsunuz, ciddi manada kullanışlı. Üstteki düğmeden eklentilere geçiş yapabiliyorsunuz, 3 adet eklenti aynı anda sohbete eklenebiliyor, şu an için çok seçenek yok fakat alışveriş, tarif alma, restoran ve otel rezervasyonu, müzik yapımı (ki ona ayriyeten sonra gelmek istiyorum) gibi eklentiler ile yapay zekayı biraz daha yetenekli hale getirebiliyorsunuz. Son bir özellik ise, not defteri özelliği eklendi. Bu özelliğin tüm manası, size normalde 4000 karakter girişi sağlarken bu kısımda 18000 karakter giriş hakkı vermesi, uzun metinleri ve kaynakları kullanmak için, ya da sadece komut denemek için ideal bir kum havuzu niteliğinde olduğu söylenebilir. Orada konuştuklarınız kaydedilmiyor sohbet olarak, tek soruluk cevap veriyor sizlere sadece.


Yeni tasarımıyla copilot bu şekilde gözüküyor, oldukça sade ve sonuç odaklı olmasıyla benim de beğenimi kazandı. 

Şimdi görsel tarafları geçersek, içeriği nasıl şuan? GPT 4 modelini kullanmaya devam ediyor, ve Copilot Pro versiyonu (20$) için GPT 4 Turbo da aktif edilmiş durumda. Gerek eklentiler, gerek GPTs özellileri, gerek modelin kapasitesi ile halen aktif olarak ücretsiz halini ele alırsak en dolu dolu yapay zeka. Üzerine görsel girdi alma, cevaplarda görsele yer verme, sesle konuşma gibi standart konuları siz de biliyorsunuz onlara girmiyorum dahi, fakat halen bazı zamanlar yaratıcılık konusunda ilkokul 2 çocuğu gibi davranabiliyor. Bu kadar kabiliyetli olunca insan da biraz beklentiye giriyor, ama size şarkı veya şiir yazmanızı istediğinizde ilkokul merasiminden farksız çıktılar sununca hayal kırıklığı oluşabiliyor buna da dikkat etmelisiniz. Kendi modeli şiir, şarkı gibi kafiye ve yaratıcılık işlerinde bazen sekteye uğrayabiliyor, ama bir konu hariç. 

Gösterecektim aslında bir fotoğrafla, ama nedense şarkıyı bir türlü oluşturmadı. Suno adlı bir eklenti sayesinde siz istediğiniz şarkıyı nasıl olmasını istiyorsanız detaylıca yazıyorsunuz, yapay zeka sözünü yazıyor, melodisini hazırlıyor ve birleştirip gönderiyor. İlk kullandığımda müzikle içli dışlı birisi olarak büyülenmiş hissetmiştim, harika bir özellik. Keşke size şuan gösterebilsem, ama eğer siz de görmek isterseniz bir ara kesinlikle deneyin, sonuç ilginç oluyor. Bunu yazarken durumu çözdüm ve şimdi size görsel olarak sonucu göstereceğim, bilginiz olsun sanatçı ismi kullanırsanız oluşturmuyor, bu yüzden çıktı alamamışım.


Sonuç bu, ve cidden o kadar güzel yapmış ki birisine bunu gösterseniz asla yapay zeka kullanıldığını iddia edemez, eğer ki ilham arayan bir müzisyenseniz herhalde bundan iyi bir şans elinizde olamaz, her tür şarkıyı her türlü sözü her tür müziği elde edebilirsiniz, cidden sırf bu eklenti bile muazzam bir artı Copilot için.

Copilot'un benim safımda en büyük eksisi hızı, diğer 2 modele nazaran daha yavaş cevap veriyor, bu günlük hayatta belki başta farketmeyeceğiniz bir yavaşlık, ama az sonra anlatacağım modele geçiş yapınca durum bambaşka bir noktaya varacak emin olabilirsiniz.

Mobil uygulaması da bu dediğim tüm özellikleri kapsamaya devam ediyor, eklentiler, GPTs özellikleri, ses ve görsel ile konuşma gibi gibi, ki bence bu yapay zekaların aslında olması gereken kısmı burası bana kalırsa.

Sonuç olarak Copilot her manada en üstü amaçlayan, üst düzey bir yapay zeka. Ekstra oyuncakları ve kalitesiyle, ciddi manada ön planda. Eksisi, halen konuşma sınırı olması, olur olmaz noktalarda sohbeti durdurup yeni sohbet oluşturmak istemesi, ve diğer modellere nazaran biraz yavaş kalması denilebilir.

Tasarım: 8,5/10
Kullanışlılık: 9/10
Yaratıcılık: 7,5/10
Hız: 6/10
Ekstralar: 10/10
Toplam: 41/50

Google Gemini

Eski adıyla Bard beyciğimi hatırlarsanız çok gömmüştüm, yanlış bilgi verip durması, modelin yetersiz kalması, bir mobil uygulamaya dahi sahip olmamasıyla çok geride kalıyordu. Geçenlerde bir güncelleme ile model değişti, adı değişti, kimliği dahi değişti. Artık daha zeki, daha yaratıcı, ve daha kullanışlı. Gelin peki ne kadar ona bakalım.


Açtığınızda böyle gözüküyor Gemini. Adınızı başlıkta kullanması size özel bir asistan hissiyatını güzel vermiş hoş bir detay. Örnek komutlar verilmiş kutucuklar halinde, bunlara bastığınızda Copilot'ta olduğu gibi direkt giriş yapmıyor, yazıyı komut satırına getirip size düzenleme şansı veriyor ki minik ama güzel bir detay bu da. Komut satırının sağında görsel ve ses girişi düğmeleri yer alıyor, solda da son sohbetler ve ayarlar. Sade, basit ve kafa karıştırmaktan uzak bir görüntü, Copilot mesela biraz ilk kullanan için kafa karıştırabiliyorken, Gemini bir nebze önde duruyor bu konuda.


Sohbete girdiğinizde böyle gözüküyor, yine basit ve sade bir görüntü ile kafa karıştırmıyor. Alttaki düğmelerde güzel özellikler yer almakta, bunları da göstereceğim size. Mesela, diyelim ki verdiği cevabı beğenmediniz o halde;


Bu seçeneklerden biri ile cevabı şekillendirebiliyorsunuz, üstüne üstlük zaten standart olarak 3 cevap oluşturuyor, beğenmediyseniz diğerlerine de bakabiliyorsunuz. Bu noktada, cevabı kişiselleştirme konusunda ciddi manada üstünlüğü var. Daha da iyisi, eğer ki mesela ürettiğiniz içeriği taslak olarak kullanmak istiyorsunuz. Bu noktada da, Dökümanlar, Gmail taslağı ve E Tablolar için taslak olarak cevabı yollayabiliyorsunuz. Ciddi manada kullanışlı kısımları var yani. Ve benim asıl sevdiğim konulardan birine geleyim hemen;


Google düğmesine bastığınızda, sizler için verdiği cevabı Google'dan aratarak bir kontrol yapıyor, yanlış ve doğru verileri işaretleyerek güven tazeliyor. Keşke tabi Copilot'ta olduğu gibi kaynakları da sürekli sıralasa, ama bu da güzel bir gelişme ve yapay zekaya olan güveni bir nebze arttırıyor kesinlikle.

Model şuan için Gemini Pro olarak geçen bir model olarak geçmekte, Bard'ın eski modeline kıyasla ciddi gelişme var. Halen yanlış veriler sunabiliyor, ama bu eskisine nazaran hem daha az, hem de artık kontrol ettirme şansınız olduğundan biraz daha iyi bir deneyim sunmakta. Çok ekstra özelliği de yok şuanlık Gemini için, fakat çok önemli ve güzel bir özellik geldi ki belki de bu yapay zeka için dönüm noktası bu olacak.

Hatırlarsanız ben size uygulaması yok diye eleştirmiştim Gemini modelini, şimdi ise asistan yerine kullanma özelliği geldi tüm telefonlara. Nasıl peki derseniz, aynı asistan kullanımındaki gibi Ok Google veya Hey Google diyerek bir anda yapay zekayı uyandırabiliyorsunuz, ses, yazı veya görsel olarak istediğiniz gibi soru sorabiliyorsunuz. Ses ile algılaması cidden harika, Copilot mesela anlatmamıştım ama sesinizi algılama konusunda en azından Türkçe için pek iyi değil hala, ama Gemini bu konuda enfes. Sesinizle, veya tek bir tuş basışıyla nerede olursanız olun yapay zekaya erişmek cidden o kadar güzel ki, bu kullanışlılık bir anda benim adıma Gemini beyciğimi hayatıma sokmaya yetti. Ve üstüne üstlük, hızlı da çalışmasıyla anlık hemen bir şey sormak istediğinizde saniyeler içinde sorup cevabı alabilme konforu, işte bu tüm o Copilot'taki oyuncaklara bedel bir konfor. Ciddiyim, biraz daha gelişirse model, ve biraz daha kişiselleştirme özelliği gelirse Gemini şuan Copilot'u geçecek potansiyele sadece mobil uygulaması ile bile sahip, tehlike büyük kesinlikle bunu söylemek gerekiyor.

Bunlar haricinde, modelin yaratıcılığı fena değil, resim oluşturma şuanlık türkçe için yok, fakat geri kalan şiir, şarkı, hikaye gibi gibi işler için bazen Copilot'tan dahi iyi olabiliyor. İşte burada deneme yanılma yaparak kendiniza hangisi hangi durumda kullanışlı geliyorsa ona yönelmek kalıyor. Copilot'ta olduğu gibi sohbet başı konuşma sınırı, ya da olur olmadık yerlerde trip atıp sohbetten kaçma gibi durumlar yok, sınırın olmaması da biraz sizi bu konuda rahatlatıyor denilebilir.

Sonuç olarak, Gemini ve Google kendini inanılmaz geliştirdi, halen en iyisi mi tartışılır ama bu son gelen asistan yerine uygulamayı kullanma gibi özellikler ciddi manada elini güçlendirmiş vaziyette orası kesin.

Tasarım: 9/10
Kullanışlılık: 7/10
Yaratıcılık: 8/10
Hız: 10/10
Ekstralar: 6/10
Toplam: 40/50

OpenAI ChatGPT

Burada çok anlatılacak bir şey var mı emin değilim, çünkü ücretsiz versiyonu tasarım haricinde ve 1 2 özellik haricinde değişmemiş tek model bu şuanlık. Evet iyi mi iyi, ama yani basit ve artık ücretsiz versiyonu yetersiz kalmaya başladı denilebilir.


Tasarımı bu şekilde, biraz daha sezgisel ve basit olmuş, bir de komut satırı üzerinde 4 adet öneri sunmakta. Site halen türkçe değil bu bir eksi bana kalırsa, ve ekstra hiçbir şey yok. Ücretli versiyonda Copilot'ta da olan GPTs, eklentiler gibi özellikler var evet ama eğer ki 20$ vermezseniz hiçbirini alamıyorsunuz. İlk zamanlarda bu sorun değildi, ama diğerleri de çok gelişti ve artık bunların da ücretsiz sürümde olması gerekiyor.


Yazışma sırasında da böyle gözüküyor, dediğim gibi basit, sade ve hoş ama hepsi aşağı yukarı artık bu yola girdi, bunu bir artı olarak yazmakta zorlanıyorum. Model desek GPT 3,5 hala, internet bağlantısı dahi yok 2021 verileriyle sınırlıyız, yani bilmiyorum Copilot gibi deli dehşet yetenekli bir model, Gemini gibi sade, ve telefonla tam ilişkide bir asistan varken artık ChatGPT'nin burada pek işi kalmış gibi durmuyor. Ama dediğim ücretsiz sürümler için geçerli, ücret verirseniz hepsi yetenekli ama ücretsiz kısımlarda işte biraz bana kalırsa artık değişim şart. 

Model yeteneklerini uzun süredir biliyoruz, yaratıcılık gibi işler için fena değil, eskisine nazaran hızlı da çalışıyor tabi bi Gemini hızında olmasa da, güncel bilgi alma, kaynak görme, veya herhangi bir ekstra özellik yer almamakta. Size sade, düz, ve nispeten kullanışlı bir asistan sunuyor denilebilir. 

Mobil uygulama tarafı ama ChatGPT için daha olumlu, sesle girdi ve hatta sadece ses üzerinden sohbet de geldiği için bir nebze daha kullanışlı denilebilir, ama artık bu özellikler diğer 2 modelde de var, hatta Gemini Google altyapısı ve Android entegrasyonuyla bu konuda ciddi manada önde. Yani bana kalırsa ChatGPT artık ücretsiz kısmıyla miladını doldurmak üzere eğer ki gelişmeyi reddederse halen, fakat safkan ve öncü bir model olarak gözardı etmek de imkansız, bildiğimiz ve sevdiğimiz eski arkadaşımız halen orada, ama daha iyi dostlar da yanımıza katılmakta.

Tasarım: 10/10
Kullanışlılık: 6/10
Yaratıcılık: 7/10
Hız: 9/10
Ekstralar: 3/10
Toplam: 35/50

Sonuç

Gördüğümüz üzere önceki yazımda anlattıklarıma kıyasla çok gelişenler oldu, yerinde sayanlar da. Şimdilik halen teknik olarak en iyi seçenek Copilot olsa da, her konuda iyi değil artık. Gemini, bazı senaryolarda tek seçenek olacak kadar geliştirdi kendini, özellikle mobil entegrasyonunda daha iyisi yok zaten. ChatGPT ise ücretsiz versiyonuyla yerinde saymaya devam ediyor. 50 puanın 41'ini alan Copilot, hemen arkasından seyreden 40 puanlı Gemini, ve artık geride kalmaya başlayan 35 puanlık ChatGPT. Karar sizin, iyi ve kötü özellikleri sizlere detaylıca sıraladım, hepsi kullanışlı nihayetinde, yapay zeka çağına istediğiniz modelden katılımınızı gerçekleştirebilirsiniz...



En Popüler Yazılarım

50 mp giriş seviyesi kameralar neden 48 mp giriş seviye kameralardan daha kötü?

 Evet bu konu birazcık benim pazarlama argümanlarına saldırım gibi olacak, çünkü insanları pazarlama yöntemleri ile kandırmanın peşindeler belli ki. Ortada şöyle saçma bir kanı var, aynı fiyat etiketindeki iki telefona bakıyor mesela Mehmet diye biri, Mehmet telefonlardan pek anlamıyor ve sayılara bakarak karar vermek istiyor. Birinde 48, diğerinde 50 mp kamera görünce matematik bilgisiyle 50>48 diyerek 50 mp kameranın daha iyi olduğu kanısına varıyor. Amma velakin detaya indiğimizde durum pek öyle değil. Öncelikle Sony'nin orta üst segmentteki telefonlarda kullanılan 50 mp sensörü konumuzun dışında, o sensör bambaşka bir kitleye hitap ediyor. Biz giriş ve orta seviyedeki telefonların sensörlerini baz alacağız. En basit örnek ile redmi note 10 ve redmi note 11 farkına göz atalım. Note 10 sensör olarak Sony IMX 582 48 mp'lik sensörünü kullanırken, Note 11 sensör olarak Samsung JN1 50 mp'lik sensörünü kullanıyor. Şimdi Mehmet olduğumuzu varsayarsak, Note 10 eski model 1 yı...

Anker Bu İşi Çözmüş! - Q30 İncelemesi ve Q10i Karşılaştırması

Aylar hatta yıllar boyu arayış içinde olduğum kulaklık serüveninde, kimi iyi kimi kötü kulaklıkları deneyim ettim ve şunu gönül rahatlığıyla söyleyebilirim ki, arayışım sona erdi. Mükemmele en yakın kulaklığı galiba buldum bu sefer. Anker markasıyla tanışıklığım aslında kulaklık ile olmadı, bluetooth hoparlör ile oldu. Jbl go 2 modelinin 200 250 civarına satıldığı dönemlerde anker'in ona rakip bir bluetooth hoparlörü 120 liraydı. Ben de beklentiye girmeden yorumların da inanılmaz pozitif olmasıyla aldım ve sonuç, JBL HALT ETMİŞ! Sırf popülarite ve marka bilinirliği kullanılarak artık pek ekonomik olmayan jbl modelleri, üzerine artık ciddi bir rakibe sahipti anlaşılan. Bu hoparlör galiba o paraya alabileceğim en iyi hoparlördü çünkü, daha iyisi o dönemde yoktu imkansızdı olamazdı zaten hele ki o fiyata. Ses yüksekliği, bas performansı, boyutu gibi konularda her şekilde mükemmele yakın bir üründü. 3W hoparlörler arasında bence JBL ile zirve noktada gösterilmesi gerekti hatta. Fakat z...

VIP Yapay Zekalar - Ücretli Yapay Zekalar Arasındaki Mücadele V3 (ChatGPT - Copilot - Gemini)

Bunu yapay zeka karşılaştırması V3 olarak da alabiliriz, ama bu seferki konuklarımız ücretli modeller. Hangisine para verilmeli, neler kazandırır para vermek, veya vermeden de hayata devam edilebilir mi? Tüm bu sorulara bu yazı sonrası cevap bulacağız hep birlikte. Bu seferki yazıda yine yapay zekaları ayrı ayrı değerlendirmeye çalışacağım, ve sonda da yine genel bir değerlendirmemiz olacak. (Başlamadan önce ek bilgi olarak düşeyim, maalesef Copilot Pro versiyonu elimde yok, ama ücretli de ücretsiz de aynı model kullanıldığından, sadece hız farkettiğinden çok etkiler bir durum olmayacak karşılaştırma için) Öncelikle eski kraldan başlayalım; Copilot Pro Dediğim gibi Pro versiyonu elimde yok, ama arayüzü olsun, kullanılan GPT 4 turbo modeli olsun durum pek farketmiyor zaten o yüzden karşılaştırmaya katabilirim diye düşünüyorum. Arayüzü hemen sizlere göstereyim; Bilindik arayüz halen devam etmekte, yukarıda dönen örnek promptlar ve görselleştiren resimler, altında 3 stil seçimi, onun da a...

Akıllı Saat Budur İşte - Samsung Galaxy Watch 4 Classic Uzun Kullanım Deneyimleri

 Yaklaşık 4 ay önce aldığım bu saat, benim şu ana kadar vazgeçilmez bir parçam olmayı daha şimdiden başarmış vaziyette, ki bunu yapması pek sürpriz sayılmamalı. Gerek donanımı, gerek yazılımı ile halen yeni versiyonlarına kıyasla fiyat performans krallığına kaldığı yerden devam eden bir saatten bahsediyoruz. Bu saat öncesinde gerek akıllı bileklikler, gerek akıllı saatler olsun başka ürünleri deneyim ettim, ve son ulaştığım noktada şimdilik oldukça mutlu hissetmekteyim... İnceleme gibi yapmak istemiyorum bu yazıyı, teknik özelliklerini irdeleyen onlarca yazı, video içeriği bulmanız zaten mümkün. Burada normal günlük bir kullanıcı gözünden neler gözlemlediğimi sizlere aktarmak istiyorum aslında... Buna da tasarımıyla başlarsak, tasarımı cidden çok şık. Ben gümüş rengini aldım ve kolda cidden bir aksesuar niteliği taşıdığı bariz şekilde ortada, paslanmaz çelik yüzeyi, parlak dönen çerçevesi, kaliteli ekranı ve bütünlüğü sağlayan tasarımıyla kolda çok hoş durduğunu söylemeliyim. Sadec...

E Bu Çok İyiymiş - Xbox 9.Nesil Oyun Kolu İncelemesi

Daha yeni sizlere bir yazı paylaştım, bu yazıda 2 adet imitasyon kol, ve hesaplı olmasına rağmen harika bir performansa sahip logitech oyun kollarını beraber her açıdan irdelemiştik. Şimdi, ben bu yazıyı yazdığımda f310 modeli 2 3 yıllık serüveninin sonuna gelmek zorunda kaldı, çünkü Lb tuşu bir düşürme sonucu çalışmaya devam etse de hissizleşti, yani basıp basmadığınızı anlamıyorsunuz ama bastırdığınızda bir şekil çalışıyor gibi düşünebilirsiniz. Ben de bunun sonrasında fellik fellik yeni oyun kollarını araştırmaya başladım. Önümde 2 seçenek vardı, ya ucuza yönelecektim ve geleceği pek düşünmeyecektim, ya da bir çılgınlık yapıp almışken tam alayım diyecektim. Yazının başlığından hangisini seçtiğim malum gibi 😅 Aldım kendisini, hemen ertesi gün kapıma geldi, ve evet taksitle aldım tekte ödeyecek maddi durumum yoktu maalesef :') Beklentim de, tamamiyle stabil her şeyi düzgün çalışan sorunsuz bir kol olmasıydı. Ve galiba da elde ettim, birkaç pürüz dışında en azından... Bu pürüzleri...

Devil May Cry Övüyorum! Evet Baya Baya Övüyorum.

Geçenlerde oturuyorum, kafama bir şey dank etti, ben bayadır devil may cry övmüyordum! Dedim böyle olmaz dengelemeliyim, bu yüzden bu blog gönderisini yazmaya karar verdim. Belki bu şekilde biraz rahatlarım ümidiyle. Bu seriyle alakalı o kadar çok anlatacak şeyim var ki, neyi anlatsam nereden başlasam inanın bilmiyorum. O yüzden ben en iyisi geçmişimden başlayayım. Nesin Ya Sen? Öncelikle seriyle alakalı hiçbir bilgim yok iken bir gün (Aşağı yukarı 2019-2020 civarları olması gerek) Dost Kayaoğlu beyciğim aracılığıyla oyuna denk gelmiştim, o güne kadar bırakın Hack and Slash nedir bilmek, aksiyon türüne öyle bağlılığım dahi yoktu. Fakat görünüşte "Hmm aslında hoş gibi" diyip Devil May Cry 4'e atladım. Girdiğimde, tek hatırladığım şey karakter havadayken ateş edince havada asılı kalmasıydı, çok garip dedim ve herhalde benlik değil diyerek kenara çektim. Sonrasında ilerleyen aylarda bir daha deneme aşkı doğdu içime, neden bilmiyorum oyun kendine çekiyordu beni sanki.  Birkaç...

Google Kamera ve Stok Kamera Uygulaması Farkı! (Dikkat Ciddi Farklar İçermektedir)

 Merhabalar efenim, bugün konuşmak istediğim konu google camera uygulamasının beni nasıl şaşırttığı konusu. Ben 1 yıldır Xiaomi Redmi Note 10 5G telefonunu kullanmaktayım, arka kamera sensörü olarak 48 mp f/1.79 1/2" sensörlü bir kamera var, ön kamerası da 8 mp f/2.0 şeklinde. Son 1 2 ay öncesine kadar kendi stok kamera uygulamasını kullanarak hayatıma devam etmiştim, ve birkaç saçmalığı saymazsak oldukça da memnun sayılırdım. Fakat bir gün kafama google kamera kurmak geldi ve o günden sonra nasıl büyük bir hata yaptığımı farkettim, aradaki fark dağlar kadardı! Ne gibi farklar olduğunu örnekler ile sizlere aktaracağım, özellikle birden fazla fotoğraf ve birden fazla durum örneği kullanmaya çalıştım ki, bu durumun şans veya rastlantı olmadığını sizlere gösterebileyim. Gece, gündüz, selfie, manzara, portre vb birden fazla örnek yer alacak. Fotoğraflar ile ilgili son bir bilgi vereyim, altında filigran olan ve telefonun isminin yazdığı fotoğraflar stok uygulamanın fotoğrafları, bir ş...

Kulaklık Seçimi Nasıl Yapılmalı?

 Özellikle ortamdan izole olmak, kendinle baş başa kalmanın her geçen gün daha da zorlaştığı günümüz dünyasında artık bunu yapmak için kulaklıklar eskisine nazaran daha kritik bir noktaya evrildi. Biraz gürültüden kaçayım, müziğin ritmine kendimi kaptırayım dediğinizde kulaklık ciddi manada önemli bir kıstas haline geliyor. Çok seçenek var bu türde, bu yüzden neyi neden seçmeli insanlar şaşırabiliyor, ya da şaşırmıyor umursamadan ucuzunu alıp geçedebiliyor. Bu yazının kulaklıklar ile alakalı kapsamlı bir rehber olmasını umuyorum ve başlıyorum. Şimdi öncelikle 2 seçeneğiniz var, ya kulak üstü, ya da kulak içi. Kulak üstü kulaklıklar genel manada büyüklükleri, taşınabilirliği ile çok günlük yaşam dostu gibi durmasa da, özellikle pasif izolasyonu, sahne genişliği ve sürücü boyutlarıyla sizi konser alanındaymış hissiyatına sokabilecek yegane türdeki kulaklıklardır. Kulak içi kulaklıklar genelde pratikliğiyle ve taşınabilirliğiyle ön plandadır. Başka iki seçenek de kablolu kablosuz ayrı...

Ya Bir Oyun İnsanı Ne Kadar Kendine Bağımlı Yapabilir Ki? (Vampire Survivors İncelemesi)

 Bugün konuşacağım konu lanet Vampire Survivors (Yazının kalanında VS diye hitap edeceğim kendisine) ve neden lanet olduğunu ise yazının sonunda pekala anlayacaksınız. Çünkü bu oyun hayat emici bir oyun ciddiyim, nedenleriyle anlatayım. Önce oyunun temelinde ne olduğuyla girişelim, bu oyun çok basit bir rogue like hayatta kalma oyunu, oyun size verdiği karakter ekipman ve özelliklerle kendinizi geliştire geliştire birden fazla haritada belli düşman dalgalarına karşı kalıp hayatta kalmanızı amaçlayan çok basit bir oyun aslında bakarsanız. Oyunda tek bir mekanik var, yürümek. Sizin yapabildiğiniz tek şey yürümek oyun gerisini kendi otomatik yapıyor. Bu basitlik kafa dağıtmalık bir oyun olarak ele alırsak güzel bir avantaj. Pekii oyunu ilk aldığınızda ne hissediyorsunuz sizlere bir bir anlatayım. Öncelikle oyuna girdiğinizde tek bir karakter gözüküyor, bir harita var ve öylece giriyorsunuz. Bu Mad forest denilen harita oyunun başlangıcı için çok zor bir harita bundan ötürü genelde 10-...